YAZAR : Orhan Kemal KATEGORİ : EDEBİYAT YAYINCI : Everest Yayınları
Türk edebiyatının en önemli kalemlerinden biri olan Orhan Kemal’in başyapıtlarından biri olan 72. Koğuş, insan haysiyetinin düşebileceği en dipsiz kuyunun hikâyesidir Tüm yapıtlarında her şeye rağmen insana olan inancını ve sevgisini korumuş olan Orhan Kemal, bu derin çukura yuvarlanmış olan insanların, en yakınını bile üç kuruşa vurabilecek kadar alçalmış olanların dünyasını bir koğuşun karanlığında anlatırken bile direnişin sesini duyuruyor okurlarına. Alçalışın bile yok edemeyeceği insanlık onurunu dile getiriyor. Orhan Kemal'in kitapları bîr okurum hayatta rastlayabileceği o çok nadir hazineler arasında yer alır. Çok az yazar okurunun dünyasında onun kadar iz kakır, çok az yazar okurunu onun kadar biçimlendirir. Orhan Kemal umudu ve aydınlığı yeniden kazanmamız için yol gösterir bize. Orhan Kemal'in kitapları bîr okurum hayatta rastlayabileceği o çok nadir hazineler arasında yer alır. Çok az yazar okurunun dünyasında onun kadar iz kakır, çok az yazar okurunu onun kadar biçimlendirir.
YAZAR : Cevdet Karal KATEGORİ : EDEBİYAT YAYINCI : Everest Yayınları
Gözyaşı arıtma cihazı Ruhsal kaza anlarında iç dünyamızdan fırlayacak hava yastıkları Bir ideoloji kokteyli hakikat adlı doğal dondurma Bitti bitecek dediğimiz bahar için morgda kiralık kasa Tanrıya şantaj yapma cüretini takviye için incir çekirdeği Biri kız biri erkekİki yaşam devir teslim bebeği Sana şefkat duyuyorum polisi Sicil kaydı temizlenmiş ayak sesi Sayısız toplu iğne Yatmadan önce duvara iliştirmek için Birer post-it gibi günlük yüzlerimizi Yüklenip bunca şeyi Yalnızlığımıza döneceğiz Gerek yok bagaja poşetlere Göz torbalarımıza sığar hepsi
YAZAR : Hasan Ali Toptaş KATEGORİ : ÇOCUK YAYINCI : Everest Yayınları
Hasan Ali Toptaş "çocuk aklı”nın hikmet dolu bilincini bir gürgen dalına tercüme ediyor ve insanlığımıza onun gözüyle bakmamızı sağlıyor. Ben Bir Gürgen Dalıyım; yemyeşil umutların, horgörülen ufukların, kaybedilen zamanların, bitmeyen zulüm çarklarının, ama asla sönmeyen bir inancın hikayesi… "Herhalde beni tuhaf bir kuşa benzetmişlerdi. Belki de onların gözünde, masallardan çıkıp gelmiştim ben, ne yapacağımı kestiremeden, köyün üstünde öylece, kendi hızımın içinde kaybolmuşçasına uçup duruyordum. Ola ki başka bir masala gidecektim ama, henüz o masal yaratılmamıştı. Bu yüzden, oralarda oyalanıp vakit geçiriyordum. Hiç kuşkusuz, beni anlatacak olan masal söylenir söylenmez uçup gidecektim.”
Bu kitap, kendi bilgi ve görgülerim dışında, bir lokma ekmek için kötü iş şartları içinde zehir gibi bir hayatı yaşayanlardan derlenmiş malzemeyle meydana gelmiştir. Yayımlanmadan önce, çeşitli ırgat, usta, usta yardımcısını toplayarak bir gece sabaha kadar okudum onlara. Dinlediler. 'Pardon,' dediler, 'bu bu kadar olur. Bütün anlattıkların doğru. Eksik bile. Çukurova'nın bereketli topraklarında öyle işler olur ki, aklın durur. Sana anlatsak, bir değil beş roman çıkarırsın...'" Orhan Kemal'in kitapları bir okurun hayatta rastlayabileceği o çok nadir hazineler arasında yer alır. Çok az yazar okurunun dünyasında onun kadar iz bırakır, okurunu onun kadar biçimlendirir. Orhan Kemal umudu ve iyimserliği yeniden kazanmamız için yol gösterir bize. Edebiyatımızın en değerli ustalarından biri olan Orhan Kemal'in kitaplarını yayımlamaktan onur duyuyoruz.
YAZAR : Adalet Ağaoğlu KATEGORİ : EDEBİYAT YAYINCI : Everest Yayınları
"İntihar etmeyeceksek içelim bari!” "Denebilir ki, Türkiye’de aydın sorununu Türkiye’nin tarihsel dönüşümüne somut insana eklemleyen romanlar, ilk kez Adalet Ağaoğlu’nun çabasıyla gerçekleştirilmiştir. Ağaoğlu, günümüzün hiç kuşkusuz en önemli romancısı. Bir Düğün Gecesi, yalnız uzmanların, eleştirmenlerin üzerinde düşünce birliğine vardığı bir roman değil; aynı zamanda geniş bir okuyucu kitlesi tarafından benimsenen, tartışılan bir eser.” - Hilmi Yavuz Oğuz Atay’ın Tutunamayanlar’ı ile aydınların iç dünyasına açılan pencere, Adalet Ağaoğlu’nun o nefis yapıtı Bir Düğün Gecesi ile Tanpınar’ın Huzur’unun bir uzantısı niteliğine bürünmektedir. - Vedat Günyol
YAZAR : Mario Levi KATEGORİ : KÜLTÜR YAYINCI : Everest Yayınları
Mario Levi’nin ilk öykü kitabı Bir Şehre Gidememek, 1990 yılında Haldun Taner Öykü Ödülü’nü kazanmıştı. Aradan geçen 17 yılda yazarın başarı ivmesinin sürekli yükselişi yanında kitabın hem okurların hem de yazarlar ve eleştirmenlerin başucu kitabı haline gelmesi, bu başarının rastlantı olmadığını gösterdi. Şimdi Bir Şehre Gidememek bir kez daha okurun önüne çıkıyor. Hiç okumamış olanlar ve tekrar okumak isteyenler için. "Aradan geçen onca zamandan sonra bu hikayeye artık hiçbir şey eklemek istemediğimi söyleyebilmek isterdim. Ama hemen hemen her zaman, hemen hemen her ilişkide olduğu gibi, bu hikayede de içimde dönüp dolaşan bir eksiklik vardı. Yaşamımdaki bu iki kadının yazgısı üzerine birçok çıkmaz ve olasılık düşünüyordum. Müesser Hanım kimi biçimleriyle anlatmaktan vazgeçemeyeceğim bir hayatın kahramanı olarak dolaşıyordu satır aralarımda. O kendi hikayesi ve kederiyle, önleyemeyeceği bir yıkımı son günlerine kadar taşımak zorunda kalacaktı.” - Mario Levi
YAZAR : Âsaf Halet Çelebi KATEGORİ : EDEBİYAT YAYINCI : Everest Yayınları
Türkçenin gizemli ve usta şairi Asaf Hâlet Çelebi’nin bütün şiirleri... Selahattin Özpalabıyıklar ve Seyhan Erözçelik’in notları, Beşir Ayvazoğlu’nun sözlüğüyle. Everest Yayınları, Asaf Hâlet Çelebi’nin bütün eserlerini bir külliyat olarak yayınlamaya devam edecek. "Dağarcığındaki o miski anber kokulu, o tütsü buğulu masalları, efsaneleri, şark tasavvufu ve felsefesinden süzerek derlediği hikmetleri bir anda önünüze serecek bir sevimli sihirbaz. (...) Çelebi odadan çıkınca onun sigara dumanı ile beraber odaya sinen o saygı, tevazu, aşırı olgunluk dolu eski İstanbul havası bir müddet daha odada kalırdı.” Haldun Taner
Bir şeftalinin çekirdeğine dedimHava durumu hakkında konuşuluncaBir anlam veremedim gerçi bunaBir krem tüpüne dedimAlır elimize sürerizÖlümüne dayanamadığımız anlarda Çiçeklerden birinin dibine dedimSu vermez de sır verir gibi begonyayaKaldırılmış giysilerden birinin cebine dedimBulmuş gibi yapar seviniriz çok sonra Portakal buğularına dedimSürdürdüğümüz tek ayindir kış aylarındaBiriktirdiğimiz cam kırıklarına dedimYuttuğumuz, konuşmak istemediğimiz anlarda
YAZAR : Selim İleri KATEGORİ : EDEBİYAT YAYINCI : Everest Yayınları
Yayımlandığı yıl Tarık Dursun K.’nın "acemi güzellik” olarak nitelediği Cumartesi Yalnızlığı, 46 yıldır okurla bağını korumayı sürdürüyor. Yılların ustası Selim İleri’nin en genç kitabı! Oradan geçtikçe Sait Faik’i düşünürdü, çipil çipil mavi gözleri ansırdı. Üzülürdü biraz da, gelip burada oturmadı diye. Hemen top alanının yanındaydı kahve, çatıya sığınmış bir çardak vardı önünde, çardak boyu sarmaşıklar. Hele güzün büsbütün güzel olurdu ortalık, kızılyapraklar kaplardı her yanı. Mermer masalara birer kan lekesi gibi düşerlerdi. O zaman dayanamaz; elinde gülünç çantası, soluk lâcivert yağmurluğuna bürünmüş, korkak bakışları kara camlı gözlükleri gerisine saklanmış, boynu bükük girerdi içeriye.
YAZAR : Behçet Necatigil KATEGORİ : ÇOCUK YAYINCI : Everest Yayınları
400 yıl evvel yaşamış büyük seyyah Evliya Çelebi’nin Seyahatname’si, Türkçe edebiyatın yüz aklarından Behçet Necatigil’in de ilgisini çekecekti elbette. Daha önce Naima’sını yayınladığımız usta Necatigil’in yeni bir radyo oyununu okuyucunun beğenisine sunuyoruz. Necatigil, yüksek dil görgüsüyle Evliya’nın yaşadığı dönemi radyolarının başında bekleyen dinleyicilere aktarıyor. Bunu yaparken de, el aldığı Seyahatname’yi yeniden üretiyor. Bu metnin "sesi” tıpkı Naima’da olduğu gibi, kulağımızda çın çın çınlıyor. "Behçet Necatigil, Evliya Çelebi’nin hem gerçekçiliğini hem de mizahını çok iyi kavramış, uygun biçimde diziye yansıtmıştır. Necatigil bu eseriyle Seyahatname’nin bir tür özünü özetini değil, özünü çıkarıp dinleyiciye sunmuştur. Şimdi de bu eser okuyucuya sunulmaktadır. (…) Necatigil, Evliya Çelebi radyo oyunları dizisiyle Türk edebiyat tarihine girecek güzel bir başlangıç yapmıştır. Bugün elimizde eski yayınlara göre çok daha iyi, güvenilir bir Seyahatname yayını bulunuyor. Daha pek çok yazar için Necatigil’i örnek almak, Seyahatname’den konular alıp işlemek fırsatı var.” - Semih Tezcan